Bir olay düşünün. Bu olayı size aktaran her bir bireyden dinledikleriniz karşısında, her bir sonraki bir öncekinden daha inandırıcı ve bir öncekine karşı belki öfke dahi uyandırabilecek şeylerin yaşandığı bir olay. Sorun bizim algılarımız ve bakış açımız ile mi ilgili yoksa olayı bize aktaranların bakış açıları ile mi? Yaşanan bir olaydan kaç farklı kişi kaç farklı düşünceye sahip olabilir ki ? Aslında her ikisi de.. Hele bir de olayda adı geçen şahıslarla bir iyi/kötü geçmişimiz varsa..
Her insan farklı bir alem diyor, her bir şahsa farklı birer bakış açısı ve farklı birer kapı aralıyoruz. Peki mutlak bir haklı ve mutlak bir haksız olan bir olayda bakış açıları ne işe yarıyor? Doğru ile yanlışın hakikat ile hayalin kişiden kişiye değişmediği reddedilemez bir gerçek. O mutlak haklıyı bulmak ve korumak bunun karşısında ise mutlak haksızı belki cezalandırmak ve belki de ona öğütlerimizi sıralamak için öncelikle, aslında bu reddedilemez gerçeklik doğrultusunda onu tespit etmemiz gerekir. Tam olarak bu noktada bakış açılarımızı belki biraz rafa kaldırmamız gerekebilir.
İşin aslına bakarsak konu her ne olursa olsun bakış açımızı rafa kaldırmak değildir çözüm. Asıl çözüm bakış açılarımızı kişiden kişiye değişmeyen bu doğru-yanlış ve hakikat-hayal ile çerçevelendirmemiz gerekir. İçinde bulunduğumuz ve ya müdahil olabileceğimiz olayları konuşuruz. Bu olaylar konuşulurken hele ki bir de bu olayda haklı olan tarafta isek olayı aktardığımız kişi ve ya kişilere "Lütfen, objektif ol." ifadesini kullanırız. Kimi zaman bu objektiflik hoşumuza gitmez çünkü olaya duygularını katmadan dinleyen bir kişi doğru ile yanlış algılarını olması gerektiği şekle en yakın haliyle kullanır.
Toplum olarak bakış açılarımızı kişiden kişiye değişmeyen işin içine duygusallık katılmamış gerçek doğru ve yanlış algıları ile şekillendirirsek işte o zaman belki çözümlenmemiş hiçbir olay kalmaz ve hatta çözümlenmesine gerek olacak olaylar yaşanmaz.
Sosyal hayat ve iletişim insanoğlunun en temel ihtiyacıdır. Öyleyse her birey bu bana göre doğru bu sana göre doğru gibi ifadelere takılmadan ortak doğru ve yanlışlar ile daha uyumlu bir halde yaşamını sürdürebilir.
Farklı fikir ve düşünceler elbette zenginliklerimizdir. Fakat yanlışın zenginliği zenginlik midir onu biraz düşünmeli..
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız benim için değerli,eleştiri ve yorumlarınızı bekliyorum.